BARF vs RAW Tartışması

BARF vs RAW Tartışması

Öncelikle çiğ beslenme son zamanların yükselen trendi değil, çiğ beslenme yıllardır bilinçli bir çok köpek sahibinin uyguladığı, holistik veterinerlerin ve beslenme uzmanlarının kedi ve köpekler için tavsiye ettiği, olması gereken, kedi ve köpekler başta olmak üzere evcillerimizin biyolojik yapısına tek beslenme türüdür. Kuru mama ise 100 yıl önce bir denizcinin gemisinden köpeklere püskevit atarak başlattığı, bugün ise sanayileşen, modern insanları ambalaj ile kandırıp köpeklerine daha iyi geldiğini anlatıldığı bir beslenme türüdür.

Dolayısıyla, konumuz son zamanlarda çeşitli gruplarda, bilen bilmeyen herkesin yorum yaptığı çiğ beslenme.

Çiğ beslenme de grubumuzu takip eden arkadaşlarımızın da bildiği gibi bir kaç model var. Bunlardan bazıları Prey Model RAW dediğimiz ki benim de uyguluyor olduğum beslenme modeli, Dr. Ian Billinghurst’un BARF modeli ve WHOLE PREY dediğimiz avın bütün olarak verildiği beslenme şekilleri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Peki nedir bu Prey Model RAW?

Shrek'in PMR menüsü
Prey Model RAW, avı olduğu gibi vermediğiniz fakat bunu bir nebze taklit ettiğimiz, öğünün 80%inin kas eti (bunun 15-25%’i yağ), 10%’u yenilebilir kemik, 5% ciğer ve 5%’i sakatattan oluşur.
Franken Prey RAW ise yukarıdaki gibi fakat aynı menü içerisinde birden farklı protein türü kullanabilirsiniz. Örneğin bir tabakta hem kuzu hem balık hem hindi olabilir fakat oranlar yine aynıdır.

RAW’i savunanlar eğer çeşitliliğin, doğru oranların sağlandığı sürece ek bir besine ihtiyaç olmadığını, köpeklerin zorunlu etobur olduğuna dolayısıyla sebze/meyve ve gerekmedikçe ek besin verilmemesi gerektiğine inanırlar! Yani RAW yeni başlayanların DENEME TAHTASI DEĞİLDİR!!! RAW bu felsefeyi benimsemiş ne olduğunu anlamış, yukarıda yazdıklarımızı uygulayabilecek ve en önemlisi köpeğini tanıyan insanların uygulaması gereken bir diyettir.

BARF modelini uygulayanlar ise,  köpeklerin ihtiyari etobur olduğuna inanır. (etobur fakat kurt kadar etobur değil düşüncesi) bu durumda, ingilizcede facultative carnivore türkçede ise fırsatçı etobur daha doğru bir terim olur.

BARF’da bir sürü kaynak vardır. Hepsi birşey söyler kimisi 50% kemikli et der, kimisi 30 % kemikli et der. Kafanız allak bullak olur.

Bana göre doğru barf oranı 60-70% kas eti (%15-20% oranında yağ), 10% kemik (kemiklerin etli kısımları tabiki kas eti olarak düşünülecek), 5% ciğer, 5% sakatat, %20-10% sebze ve meyve ve ilave olarak süt ürünleri (yoğurt, lor peyniri vs), ve ek takviye besinlerden oluşur.

Öncelikle hangi modeli seçerseniz seçin yeterince araştırmamışsanız, köpeğinizi tanımıyorsanız, kaynakların nereden alınacağını bilmiyor ve bütçe analizinizi yapmamışsanız, başlamadan önce bunları göz önüne alıp iyice düşünmeniz gerekmektedir.

Ne RAW, BARF’dan daha kolay ne de BARF, RAW’dan daha kolaydır.

Sonuç olarak;
1-) RAW “yeni başlayanların, bilmeyenlerin başlaması gereken model” değildir. RAW ‘da kurallar bellidir. Sıkı bir araştırma, çeşitliliğin sağlanması gerekmektedir.
2-) BARF, daha hoşgörülü ve insan beslenmesine yakın bir diyettir ve göze daha hoş gelir.
3-) WHOLE PREY, bütün olarak avın verildiği model. Türkiye’de bu şekilde satan tedarikçiler olmadığı için veremeyiz fakat veren olursa bu grupta açık açık paylaşabilir.

Bu grupta, yukarıda bahsedilen bütün beslenme modelleri desteklenir, hangisini vermek istiyorsanız, hangisini uygulamak istiyorsanız desteklenirsiniz. Ben bile kışları PMR yaparken, yazları BARF’a geçiyorum. Dolayısıyla, bu beslenme mantığını tam anlamamış insanları sizi eleştirmesine çok müsade etmeyin. Her konuda birbirimize destek olduğumuz sürece doğrusunu yapacağız.

Köpeklerde Beslenme (RAW & BARF) facebook grubu

Yorumlar